Kent Geneli Restorasyon Çalışmaları

[Umut]

Konak Belediyesi tarihi eserlerin restorasyonu konusunu gerçekten çok ciddiye alıyor. Güzel bir çalışma.

450 yıllık cami hayata dönüyor



Hisar Camii’nden sonra İzmir’in en eski camisi Aliağa Camii, Konak Belediyesi’yle hayat bulacak.

İZMİR - İzmir’in tarihini gün yüzüne çıkaran Konak Belediyesi, kentin gizli kalmış eserlerini geleceğe taşıyor. Bugüne dek restorasyon çalışmalarıyla birçok ödülü Konak’a kazandıran Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, Aliağa Camii’nin onarımı için de hazırlıkları başlattı.

İzmir’in 450 yıllık geçmişine tanıklık eden Aliağa Camii, viran görünümüyle İzmirlileri ve şehre gelen turistleri hayal kırıklığına uğratıyor. Osmanlı döneminde inşa edilmesine rağmen bulunduğu konum nedeniyle de önemli olan caminin hemen yanındaki Roma döneminden kalan tünel ve başka yapılar Aliağa Camisi’ni daha da değerli kılıyor. Avlusunda yer alan mezarlar ve dev mezar taşları ise camiyi İzmir’deki benzerlerinden ayırıyor. Mermer ve ahşabın yarattığı uyum, altın yaldız süslemeler, sade ama ince işçiliğiyle cami, gerçek değerini bulacağı günü bekliyor.

Abacıoğlu Hanı projesiyle Avrupa’nın en prestijli ödülü Philippe Rotthier’i; Mülkiyeliler Birliği, Kadın Müzesi ve Selvili Han restorasyon projeleri ile Tarihi Kentler Birliği proje ödüllerini İzmir’e kazandıran Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, Aliağa Camii için de çalışmaların bir an önce başlatılacağını söyledi. Daha önce de camide incelemelerde bulunan Başkan Tartan, 450 yıllık tarihi ayakta tutmak için Konak Belediyesi olarak ne gerekiyorsa yapacaklarını hatırlattı. Başkan Tartan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Konak Belediyesi’ne girdiğiniz zaman sizi Atatürk’ün sözleri karşılar: ‘Hayatta; insanı mutlu edecek şey, kendisi için değil kendisinden sonra gelecek olanlar için çalışmaktır’. 450 yıl önce inşa edilen bu cami de bize bu sözleri anımsattı. Geçmişten gelen güzellikleri, kazanımları değerlendirmek geleceği de yapılandıracak, umut olacaktır. Bize kalmış bu değerli mirası en güzel şekilde korumak ve bizden sonraya taşımak görev olmanın da ötesinde, vicdani bir sorumluluktur.”

egedesonsoz.com

[mertoviçizmir]

PATERSON'U GERİ ALDI

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, 2008'de restore edilip gençlik ve kültür merkezi yapılması için İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne 25 yıllığına tahsis ettikleri Bornova'daki Paterson Köşkü'nü 'hiçbir çalışma yapmadığı' gerekçesiyle geri alacaklarını açıkladı

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, 2008'de restore edilip gençlik ve kültür merkezi yapılması için İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne 25 yıllığına tahsis ettikleri Bornova'daki Paterson Köşkü'nü "hiçbir çalışma yapmadığı" gerekçesiyle belediyeden geri alacaklarını açıkladı. Günay, tarihi binayı "Attila İlhan Edebiyat Müze Kütüphanesi" olarak İzmir'in hizmetine sunacaklarını söyledi.

ARAZİ SORUNU
İzmir'de uygun bir arazi bulunamadığı için bir türlü hayata geçirilemeyen mega müze projesiyle ilgili tartışmalara tepki gösteren Günay, Yeni Asır'a çarpıcı açıklamalarda bulundu. Mega Müze için Kadifekale ve Sümerbank arazisi üzerinde durduklarını ancak her iki arazinin de bakanlığa devrinin bugüne kadar gerçekleşmediğini hatırlatan Günay, "Kendime mülk istemiyorum, ya da bakanlığa hizmet binası açmayı planlamıyorum. İzmir'e bir kültür merkezi kazandırmak amacındayız. Ancak, nereye elimizi atsak kıymete biniyor" diye konuştu.

"SPONSOR HAZIR"
Bakanlığının Ege Bölgesi'nde devam eden müze projeleri ile ilgili Yeni Asır'a bilgi veren Günay, bölgede İzmir dışındaki illerin neredeyse tamamında çalışmaların başladığını ya da sona ermek üzere olduğunu açıkladı. İzmir'de mega müze konusunda tek sorunun arazi olduğunu vurgulayan Günay, Büyükşehir Belediyesi'nin müzenin Kadifekale'ye yapılmasını yönündeki önerisini desteklediğini, ancak o bölgedeki kamulaştırmalar ve yıkım çalışmalarının projeyi geciktireceğini ifade etti.

"KÜLTÜR VADİSİ"
İzmir'in potansiyeli itibariyle bir değil iki müzeyi kaldıracak bir şehir olduğuna işaret eden Günay, "Neden sadece bir müzeye sıkışalım. Ben Kadifekale'den önce Sümerbank arazisi üzerinde durdum. Özel İdare araziyi bize verirse çalışmalara hemen başlarız. İçinde sergi salonları, kafeterya, sinema salonu ve lokantalar bulunan çağdaş bir müze inşa etmeyi, orayı bir kültür vadisi haline getirmeyi planlıyoruz. Sponsoru dahi bulduk ama ortada arazi yok " diye konuştu.

ÇÖPLÜK DURUMUNDA
Bakanlık olarak 114 bin metrekarelik araziye talip olmalarının ardından İzmir İl Genel Meclisi Başkanı Serdar Değirmenci'nin, araziyi isteyen başka kişi ve kurumlar olduğuna dair bir açıklama yaptığını hatırlatan Günay, "Madem bu kadar taliplisi var, versinler birine. Çünkü Sümerbank arazisi bir mezbele, çöplük halinde ve kokuyor. Adeta kaderine terk edilmiş durumda. Ben kendime mülk istemiyorum ki, İzmir'e kalıcı bir eser kazandırmaya çalıyorum. Geçenlerde bir arkadaş 'O kadar iş yapmaya meraklıysa Bornova Kültür Merkezini bitirsin' demiş. Hiç merak etmesin bu yıl onu da bitiriyoruz. Ben Bornova'da yerel yönetim ve büyükşehir ile işbirliği yapalım istedim ama oradan da bir cevap alamadım" dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun, "Ben neden müze yeri bulacak mışım" çıkışına değerlendiren Günay, "Bizden müze isteyen herkes yer gösteriyor. Manisa'da, Denizli'de böyle oldu" cevabını verdi. İzmir'de inşa edilecek bir otele ya da büyük çaplı bir müze projesine yer bulma görevinin öncelikle yerel yönetimlere ait olduğunu vurgulayan Günay şöyle devam etti:

"POLEMİK İSTEMEM"
"Yerel yönetimler kente yatırımcıları çekmek için bazı kolaylıklar sağlarlar. Ben yeni bir polemik çıksın istemiyorum. Sadece mega müze projesinin yavaş ilerlemesinin sebeplerini anlatıyorum. İzmir'de insanların herhangi bir konuda hemen gergin cevaplar vermelerinden çok rahatsız oluyorum. Benim gerginliğe hiç tahammülüm yok. Yeteri kadar işim var, bu kadar işin içinde kimseye laf yetiştirmek, polemik konusu olacak cümle dinlemeye ayıracak bir dakikam bile yok" değerlendirmesinde bulundu.

BUCA FORBES KÖŞKÜ
Bakanlığının İzmir'de hayata geçireceği diğer projelerle ilgili bilgiler veren Günay, Büyükşehir'e devrettikleri Paterson Köşkü'nü geri alacaklarını, tarihi binayı Attila İlhan Edebiyat Müze Kütüphanesi olarak İzmir'in hizmetine sunacaklarını açıkladı. Büyükşehir'in yıllardır Paterson Köşkü'nde hiçbir çalışma yapmadığı için bu kararı aldıklarını açıklayan Günay, Buca'daki tarihi Forbes Köşkü'nde de restorasyon çalışmalarına başlanacağını bildirdi. Günay, ayrıca Konak'ta bulunan tarihi hastane binasının müze yapılması konusunda Sağlık Bakanlığı ile anlaştıklarını söyledi.

Tekneyle Efes gezisi artık bir hayal değil
İzmir'de 15'i yerli üçü yabancı 18 kazının devam ettiğini anlatan Günay, kente Efes ve Bergama dışında yeni düzenlenmiş ören yerleri kazandıracaklarını ve kültür turizmini hareketlendireceklerini ifade etti. İlk aşamada Torbalı'daki Metropolis ve Seferihisar'daki Teos Antik kentlerinin düzenlenmiş ören yeri niteliğine kavuşturulacağı bilgisini veren Günay, İzmir'de en az 6 ören yerinin turizme açılacağını belirtti. Efes Antik Kentini denizle buluşturma çalışmalarının devam ettiğini kaydeden Günay, "Şu anda liman temizlenmiş durumda. DSİ ve Ulaştırma Bakanlığı ile müzakerelerimiz sürüyor. İzmir'e gelen ziyaretçiler gelecek turizm sezonunda denizden tekneyle Efes'i görme imkanı bulacak" dedi. Günay, Efes ve Bergama'nın Dünya Mirası Kalıcı listesine girme çalışmalarının da devam ettiğini sözlerine ekledi.

Büyükşehir, ihaleye çıkmak için çalışıyordu
Paterson köşkü, 2008 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne 25 yıllığına tahsis edildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi Paterson Köşkü'nde Rölöve, Restitüsyon ve Mühendislik hizmetleri için mühendislik ihalesini yapmıştı. Ayrıca restorasyon çalışmalarının yapılması için Valilikte Emlak Vergileri'nden alınan payla oluşturulan fona başvurmuştu. İhalenin yüzde 75'inin Özel İdare Fonu'ndan karşılanacağı kaydediliyordu. Projelerinin belediyeye teslim edilmesinin ardından yapım ihalesine çıkılması planlanıyordu. Ancak, Bakan Günay, binayı kendilerinin değerlendireceğini açıkladı. İngiliz tacir John Paterson tarafından 1859 yılında inşa edilmeye başlandı. Bugünkü Mustafa Kemal Caddesi üzerinde bulunan 38 odalı köşkün birçok yapı malzemesi Avrupa ve İngiltere'den getirildi. KÖşk, 1978 yılında İzmir İl İdaresi Anıtlar Yüksek Kurulu kararı ile Kültür Bakanlığı tarafından kamulaştırıldı.

İŞTE İZMİR RAPORU

- İzmir'de Mega Müze için sponsor bulundu, uygun arazi bekleniyor.

- Bornova Kültür Merkezi 2012 yılında tamamlanacak.

- Paterson Köşkü Attila İlhan Edebiyat Müze Kütüphanesi yapılacak.

- Forbes Köşkü'nde restorasyon çalışmalarına başlanacak.

- Konak'taki hastene binası müze yapılacak.

- Metropolis ve Teos Antik kentleri düzenlenmiş ören yeri haline getirilecek

- Efes Limanı'nı düzenleme çalışmaları tamamlanacak.

KAYNAK: YENİASIR

[Umut]

Cumhuriyet mirası kurtuldu



İzmir Alsancak’ta atıl durumda kalan Cumhuriyet’in ilk yıllarına ait eski Tekel tütün depolarını Mimarlar Odası İzmir Şubesi, İzmir Serbest Mali Müşavirler Odası ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı Tapu ve Kadastro İzmir Bölge Müdürlüğü satın aldı. Binalarda tadilat ve restorasyon başladı.

Mimarlar Odası İzmir Şubesi yetkilileri bu binaları satın alınmasındaki amaçlarından birinin kentin atıl durumda olan tarihi yapılarını kurtarıp yaşama kazandırmak, üretken hale getirmek ve bu konuda öncülük etmek olduğunu belirterek, “Oda olarak Tekel satışa çıkardığında bu binaların tescillenmesini istedik. Liman arkasındaki bu önemli yapıları belgelemek gerekiyordu. Alsancak’ta atıl durumda duran bu büyük yapıların kentimize kazandırması gerekiyordu. Bu açıdan örnek bir çalışma oldu” dedi. Alsancakta’ki eski Tekel binalarına sahip çıkan ve restorasyan çalışmalarına başlayan İzmir Serbest Mali Müşavirler Odası yetkilileri mevcut binalarnın kendilerine yetmediğini belirterek, “Tek bir çatı altında hizmet vermeyi düşündük. Tekel depoları uygun büyüklükte olduğu için ilk tercih oldu” dediler.

Restorasyon başlatıldı

Tekel’den satın alınan İzmir Mimarlar Odası’na ait bina içine çelik konstrüksiyon ile güçlendirme çalışmalarına hemen başlandı. Restorasyon çalışmaları tamamlandığında yapının içinde, etkinlik anfisi, toplantı, sergi salonları, cafe, kütüphane, çocukların çalışma yapabileceği çocuk atölyeleri yer alacak. Birinci katta ise hizmet binası bulunacak.

Milliyet Ege

Çok güzel bir haber, çok sevindim. Hem bu büyük tarihi bina kent hayatına dahil edilecek, hem gözde semtimiz Alsancak'ın hareketliliği artacak, hem de bahsi geçen kurumlar yeni çalışma alanları kazanacaklar. Halka açık etkinlik alanları, kafeler ve diğer bölümler olması da çalışmanın değerini katlıyor.

Medyada daha detaylı bilgi yer alırsa ayrı başlık açabiliriz bu bina için.

[Gökhan]

Alsancak Stadı'ndan her çıkışımda üzülerek bakardım bu binalara..Değerlendirilecek olmasına sevindim..Az ilerisindeki eski Rum evleri de bir an önce restore edilmeli..

[Umut]

Ben Alsancak'ı Beyoğlu ile kıyaslıyor ve ciddi anlamda rakip olarak görüyorum. Fakat Alsancak hacim olarak değil ama dolgunluk olarak yetersiz kalıyor. Dediğin gibi, ara sokaklardaki tüm binalar restore edilerek sosyal hayata kazandırılmalı.

[Umut]

İzmir'e ve tarihine ilgi duyan herkesin incelemesi gereken önemli bir rapor: http://www.izto.org.tr/NR/rdonlyres/8C2 ... nesco4.pdf
İzmir Ticaret Odası tarafından UNESCO için hazırlanmış, faydalı bir kaynak. Pek çok bölge ve bina hakkında ayrıntılı bilgiler mevcut. Mutlaka göz atmalısınız.

[Gökhan]

Umut, dün baska bir sitede daha bunu paylasmissin, orda görüp indirdim.. Gercekten de muazzam bir calisma yapilmis.. İzmirli olan herkesin elinin altinda bulunmali diye düşünüyorum..Bizleri haberdar ettigin icin kendi adima tesekkur ederim...

[Umut]

Rica ederim Gökhan. Tüm üye ve ziyaretçilerimize kesinlikle arşivlemelerini öneririm, bu tarz yayınlar bir süre sonra silinebiliyor.

İzmir'in en hareketli bölgelerinden Pasaport'taki 140 yıllık tarihi dalgakıran İTO tarafından hazırlanan proje ile yenilenerek kentin sosyal ve kültürel hayatına kazandırılacak. Projenin başlığı farklı bir kategoride olduğu fakat aynı zamanda restorasyon da söz konusu olduğu için bu sayfaya da başlığın linkini ekliyorum: viewtopic.php?f=5&t=246

[Umut]

Basmane’ye Hayat Veren Dokunuş




Tarihin eski devirlerinden bu yana İzmir’in en önemli bölgelerinden olan Basmane, son yıllarda unutulan değerini Konak Belediyesi ile yeniden kazanıyor. Altınpark kazı alanında Konak Belediyesi desteğiyle tamamlanan arkeolojik çalışmalar ve Kadın Müzesi binası restorasyonunun ardından Basmane’nin tarihini yansıtan Sarmaşıklı Ev’de de restorasyon başladı.

Basmane’nin yükselen bir değer olarak insanıyla, tarihiyle, farklı atmosferiyle yeniden İzmir’in gözbebeği olması için çalıştıklarını söyleyen Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan şöyle konuştu: “Yerel yönetimler kentlerin altyapı hizmetleri ve genel işleyişi için gereken çalışmayı elbette yapacak. Hiçbir belediye ‘ben yol yapmam, çöp toplamam’ diyebilir mi? Bunlar zaten kentteki rutin işleyişin bir parçası. Eğer kentin yöneticisi sizseniz her şeyden önce şehrin insanını düşüneceksiniz. ‘Önce insan’ diyerek, onların huzurunu, mutluluğunu, sosyal ve ekonomik gelişimini hizmet anlayışınızın odağı yapacaksınız. Biz Konak Belediyesi olarak her zaman ‘önce insan’ dedik. İçinde insan olmayan binalar sadece taş ve duvardır. Kentin her noktasında restore ettiğimiz tarihi binaları müze ve semt merkezi olarak değerlendirdik.”

Tarih manzaralı tarihi ev

Duvarlarını kaplayan sarmaşıkların oluşturduğu görüntü nedeniyle Sarmaşıklı Ev olarak anılan tarihi binada Konak Belediyesi’nin yenileme çalışmaları sürüyor. Altınpark tarihi kazı alanını manzara alan bahçesi, piyano tarzı saçak deseni, Marsilya tipi kiremit çatısı, tavan oymaları, mermer merdivenleriyle dikkat çeken yapının her metrekaresi Konak Belediyesi tarafından orijinaline uygun olarak restore ediliyor.

konak.bel.tr

Konak Belediyesi başarılı restorasyon çalışmalarına bir yensini daha ekliyor.

[Umut]

Bornova Büyük Park civarında bir zamanlar yıkık ve metruk olan tarihi bir bina restore edilerek Ege Üniversitesi Etnografya Müzesi yapılmış. Geçen yıl İBB tarafından Tarihe Saygı Yerel Koruma ödülü verilmiş. Ayrıca arka bahçesinde hoş bir kafeterya bulunuyor.